Modern dünya bireylerde sürekli olarak kendini yetersiz hissetme duygusu yaratmaktadır. Birey ne yaparsa yapsın modern çağın enerji ve koşturmacasına ayak uyduramıyormuş hissine kapılarak karamsarlığa sürüklenmekte, kendine olan özgüvenini kaybetmeye başlamaktadır.
Yeni mezun olan veya olacak olan sizler, iş başvuruları yaptığınızda acımasız iş dünyası ile tanışmış olacaksınız. Tıpkı yeni doğmuş bir bebekten yürümesini, konuşmasını ve olgun bir insan gibi düşünmesini beklemek gibi sizden sahip olmadığınız bir dünya dolusu donanım bekleyecekler. İyi derece bilgisayar bilgisi, en az 3 yıllık mesleki deneyim, alanınızla alakalı sertifikalar, eğitimler ve en vazgeçilmez olan akıcı bir yabancı dil…
Yaklaşık 9 yaşından beri okullarda bilfiil İngilizce eğitimi alan sizler, öğrendiklerinizi pratiğe dökmekte sıkıntılar yaşıyorsunuz. Haklınız da…Çünkü okulda veya kurslarda almış olduğunuz İngilizce eğitim, Türk mantığı ile ve Türk hocalardan aldığınız bir eğitimdir. Oysa bir dili özümseyerek öğrenmenin en temel koşutu; o dile maruz kalmaktır.
Türkiye’de, Türkçe konuşup, Türklerle arkadaşlık kurup, Türkçe eğitiminin ardından Türk bir İngilizce öğretmeninden dil eğitimi almak ve sonrasında aksanlı ve akıcı bir şekilde İngilizce konuşmayı beklemek belki de değerli vaktinizi çalacak nafile bir uğraş olacaktır.
Unutmayın, bir dili öğrenmek için o dil ile birlikte yaşamanız, uyumanız, uyanmanız, yemek yemeniz, iletişim içinde olmanız gerekir. Dili konuşmaya mecbur kalmak, ilk zamanlar zorlanarak veya kekeleyerek konuşmak size zor gelecektir ama emin olun anadili İngilizce olmayan her insan İngilizce öğrenirken o evrelerden geçmiştir.
Değişen ve gelişen dünya düzenini yakalayabilmek için tek dil bilmenin dahi yetersiz olduğu göz önünde bulundurulduğunda, küresel bir dil olan İngilizceyi öğrenmenin ne kadar elzem bir konu olduğunu anımsamış olabilirsiniz.
Hem iş dünyası hem de akademik çevrelerce gereklilikten ziyade zorunluluk haline gelen İngilizceyi yaşayarak öğrenmek, pratiğe dökmek ve günlük hayatın merkezine oturtmak için mutlaka yurtdışında iyi bir dil okulunda deneyimleyerek öğrenmek gerekir. Aksi takdirde nankör bir dil olan İngilizce sabun köpüğü misali hemen unutulur.
Sizler de profesyonel iş hayatınızın bir parçası olan İngilizceyi doğru yerde doğru şekilde öğrenmek ve kişisel gelişiminize katkı sağlarken yeni bir kültür de öğrenmek istiyorsanız bizlerle irtibata geçin…
Academy Universal Yurtdışı Eğitim danışmanlığı ile gittiğim Çin’de Ekonomi Bölümünü bitirdim. Çin’de Çince aldığım eğitim birçok kapının açılmasını sağladı. Bu noktada yapmış oldukları doğru yönlendirmeler sayesinde Academy Universal Yurtdışı Eğitim danışmalarına çok teşekkür ediyorum.
Londra’da 3 aylık dil eğitimimden sonra İngilizcem artık kullanılır hale geldi. Artık korkmadan CV’min yabancı dil bölümüne İngilizce: “excellent” yazabiliyorum. Doğru yönlendirmelerinden dolayı Academy Universal’e teşekkürlerimi iletiyorum.
Malta'da 4 aylık dil eğitimi hayatımın en güzel ve en eğitici deneyimiydi. Muhteşem Malta'da tatil tadında bir dönem geçirirken bir yandan da (buna inanamıyorum hala) İngilizcemi konuşma seviyesine getirmeyi başardım. Evet kendime inanamıyorum ama ingilizce konuşabiliyorum. Zorlanmıyorum. Uzun uzun düşünmüyorum. Yıllarca İngilizce öğrenmek için Türkiye'de döktüğüm paraya ve çektiğim acıya üzülüyorum. Herkese şiddetle dil eğitimlerini yurtdışında almalarını tavsiye ediyorum. Tabiki Academy Universal'in olağanüstü ilgisi, dikkati ve doğru danışmanlığıyla :).